Noen ganger ekskluderes personer eller organisasjoner kollektivt på grunn av diskriminerende uttalelser eller handlinger. Det nedsettende begrepet snøfnugg kan da brukes av de kritiserte individene eller […]
Mensen of organisaties worden soms collectief uitgesloten vanwege discriminerende uitspraken of handelingen. De pejoratieve term sneeuwvlokje kan dan door de bekritiseerde individuen of organisaties gebruikt worden […]
Kartais žmonės ar organizacijos yra kolektyviai atstumiami dėl diskriminacinių pareiškimų ar veiksmų. Tuomet kritikuojami asmenys ar organizacijos gali vartoti menkinamąjį terminą „snaigė“, kad apkaltintų juos išstumiantį […]
Dažkārt cilvēki vai organizācijas tiek kolektīvi izslēgti diskriminējošu izteikumu vai darbību dēļ. Sniegpārsliņu apzīmējumu var izmantot kritizētās personas vai organizācijas, lai apsūdzētu kolektīvu, kas viņus izslēdz, […]
차별적인 발언이나 행동으로 인해 특정 개인이나 조직이 집단적으로 배제되는 경우가 있습니다. 그런 다음 비판을 받은 개인이나 조직은 자신을 배제하는 집단이 과민성, 정서적 취약성, 표현의 자유 검열을 […]
差別的な発言や行動のために、人々や組織が集団的に排除されることがある。そのとき、批判された個人や組織は、スノーフレークという蔑称を使って、自分たちを排除した集団が過敏で、感情的になりやすく、表現の自由を検閲していると非難することができる。このようにして、差別の告発を相対化する試みがなされる。また、差別されている人々とのコミュニケーションや、彼らの文化との関わりを避けることにもなる。 関連項目： ワンネス
Riemann-Thomann modeli ilk olarak 1975 yılında Fritz Riemann tarafından geliştirilmiş ve 1988 yılında psikolog Christoph Thomann tarafından ele alınmıştır. Schulz von Thun daha sonra bunu kişiler […]
AĢırı sağcılık tek tip bir ideoloji olarak anlaĢılmamalıdır. Bu terim daha ziyade farklı akımları, ideolojik yönelimleri ve örgütsel biçimleri kapsamaktadır (bkz. Grumke 2007, 20). Devlet kurumları […]
Irk kelimesinin etimolojisi net değildir. Latince’den gelen üç olasılık ratio „doğa, öz“, radix „kök“ veya generatio „üreme“ kelimelerinin türevleridir. Tüm varyantlar, terimin bugünkü anlayışıyla uzlaştırılabilir. Irkçılık […]
Tecavüz kültürü, cinsel saldırının normalleştirildiği ve dolayısıyla hoş görüldüğü bir sosyal ortamı temsil etmektedir. Burada mağdurlara, görünüşleri veya eylemleri gibi çeşitli nedenlere dayanarak suçluluk veya suç […]
Duden’e göre popülizm (Latince populus „halk“), „siyasi durumu dramatize ederek kitlelerin beğenisini kazanmayı (seçimlere yönelik olarak) amaçlayan, oportünizmle karakterize edilen popüler, genellikle demagojik bir politikadır“ (Duden […]
Çokmerkezlilik, kültürlerarası iletişim ve pazarlama yönetimi gibi birçok alanda somut anlam ve uygulama bulan çok yönlü bir kavramdır. Çok merkezlilik kavramının siyaset bilimindeki güncel temsilcilerinden biri […]
1970’lerin sonunda Avustralyalı dilbilimci Craig Volker, Avustralya’nın Goldcoast kentinde, Papua Yeni Gine’deki evinde Almanca konuşan bir kız öğrenciden bu dili öğrendi. Dilbilimci, o zamanlar bilinmeyen ve […]
Postkolonyalizm bir yandan sömürgeci yabancı yönetimin sona ermesinden bu yana geçen döneme ve bunun sonucunda kültürel, sosyal ve siyasi düzeyde ortaya çıkan oluşumlara atıfta bulunur (bkz. […]
„Ötekileştirme“ terimi, „farklı“ anlamına gelen İngilizce „other“ kelimesinden türetilebilir. karakter. Almanca’da „Jemanden anders(artig) machen“ olarak tercüme edilebilir. Literatürde „değiştirmek“ veya „birini farklı kılmak“ olarak da geçmektedir. […]